İkili Delilik...
Hayatın hiç acıması yok bazı yaralara karşı, kapanmasına asla izin vermiyor
onların... Sen ne kadar çabalarsan çabala, sana izin verdiği kadar güçlü
olabiliyorsun yaşamın ve onun izin verdiği kadarı diniyor acılarının...
Ayrıldık... Çok acıydı... Bir daha asla unutmayacağım ve iyileşmeyecek bir
yaranın sahibi olduğumu bilmiyordum o zamanlar... Sadece ağlıyordum sana ve
bana... Ve yarım kalan, yaşayabilecekken vazgeçilen günlere... Baktığım,
gördüğüm, dokunduğum her şey canımı yakıyordu... Bir türlü sonu gelmeyen
gözyaşlarımla birlikte bu acıdan öleceğim günü bekliyordum... Üstelik de bu
günün gelmesini deli gibi istiyordum...
Ayrıldık...
Acıydı...
Sonra geçti...
Her şey gibi...
Ya da bana öyle geldi...
Bir gün bir yerlerde, hem de hiç beklemediğin bir anda - ve özellikle de en
güçsüz olduğun anda - hayat bir yerlerden sakladığı acını çıkarıp vurur
yüzüne... Her şeyin geçip gittiğini sanırken, daha az önemsediğini ya da artık
tamamen bittiğimi düşünürken sen, aniden bir duvara çarparsın... Ve her şey
tuzla buz olur...
Aslında hiç unutmadığını ve gerçekte hiç de o kadar güçlü olmadığını yüzüne
vurduğunda hayat, sen çoktan acılarınla yeniden başbaşasındır... İşte o yara
yeniden açılmıştır, yeniden kanıyordur. Üstelik o kan istemesen de hayatına
bulaşmaya başlamıştır yeniden...
Unutmak diye bir şey yok... İnsan hiçbir şeyi unutmuyor... Büyük bir maharetle
geçmişe gömdüğünü sandığı şeyleri hayat bir anda çıkarıp önüne koyuyor...
Yüzleşmek imkansız acımla, ayrılıkla ve seninle... Yüzleşmek imkansız sana olan
sevgimle... Ne olur karşıma çıkma... Ne olur çıkma karşıma bir daha...
Artık hayatımdan çıksan diyorum
Bu ikili delilik sona erse
İkimiz için de en hayırlısını diliyorum
Hiç olmamış gibi davranabilmeyi
Bu yok ediciliği anlayabilmeyi
Bir bilsen ne kadar yürekten istiyorum
Lütfen
Görmeyeyim seni
Bir yerlerde karşıma çıkma
Konuşmayalım, bakışmayalım
Ne olursun......